Suriye, Ürdün ve ABD, Temmuz Suriye’nin Süveyda bölgesinde Dürziler ile Bedevi kabileler arasında başlayan, HTŞ yönetiminin de Dürziler’e karşı katılmasıyla büyüyen çatışmaların ardından yeni bir plan açıkladı.
Bu süreçte Şara liderliğindeki Şam yönetimi güçleri tarafından birçok insan hakkı ihlali yapılmış, BM HTŞ’yi potansiyel savaş suçu işlemekle suçlamıştı.
ABD-HTŞ-ÜRDÜN ORTAK PLANI DUYURULDU
Suriye Ürdün ve ABD arasında sunulan yol haritası kapsamında sivillere saldıranların hesap vermesi öngörülürken Geçici Şam yönetiminin Dışişleri Bakanı el Şeybani, Şam’da Ürdünlü mevkidaşı Ayman Safadi ve ABD’nin Suriye özel temsilcisi Tom Barrack ile görüştükten sonra yaptığı basın açıklamasında şöyle konuştu:
“Süveyda’da çözüm için yol haritası, sivillere saldıranların hesap vermesi, insani ve tıbbi yardımın sürdürülmesi, mağdurların tazmin edilmesi, yerinden edilmiş kişilerin geri dönüşünün sağlanması, temel hizmetlerin yeniden tesis edilmesi, yolları korumak için yerel İçişleri Bakanlığı güçlerinin konuşlandırılması, kayıp kişilerin akıbetinin ortaya çıkarılması ve kaçırılanların iade edilmesini içeriyor.”
160 BİN KİŞİ YERİNDEN EDİLDİ
Yeni plan, iç uzlaşma sürecini başlatmaya yönelik öneriler içeriyor. 13 Temmuz’da Suriye’nin güneyindeki bu vilayette Bedevi aşiret savaşçıları ile Dürzi gruplar arasında şiddet olayları patlak vermişti.
Fiili olarak Dürzilerin kontrolündeki Süveyda’dan yapılan açıklamada bu plan reddedildi. HTŞ yönetiminin söylem ve eylemlerinin çelişkili olduğu vurgulandı.
‘FAİL AYNI ZAMANDA YARGIÇ OLAMAZ’
Süveyda Yüksek Hukuk Komitesi tarafından yapılan ve HTŞ yönetiminin Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasının içeriğinin bariz bir çelişki içerdiğini değerlendiren açıklama şöyle:
”Suriye Bağımsız Uluslararası Soruşturma Komisyonu’nun davetine atıfta bulunurken, ardından hesap verebilirliğin Suriye yasalarına göre gerçekleşeceğini teyit etti. Bu çelişkiyi, uluslararası soruşturmanın anlamını ortadan kaldıran bir unsur olarak görüyoruz, zira sanığın aynı zamanda yargıç olması düşünülemez. Uluslararası adalet, bağımsızlık ve tarafsızlığa dayanır ve uzun zaman önce meşruiyetini ve güvenilirliğini yitirmiş yerel kanallara indirgenemez.”
‘HTŞ YÖNETİMİ TARAFSIZ DEĞİL KATLİAMLARIN ORTAĞI’
“Açıklama, Suriye hükümetini uzlaşma arayan tarafsız bir taraf olarak göstermeye çalışırken, gerçekte hükümet ve onun güvenlik ve askeri aygıtları, binlerce sivili etkileyen katliam ve ihlallerin doğrudan ortağıydı. Sorumluluğun reddedilmesi uzlaşma yolunu açmaz, cezasızlık politikasını pekiştirir.”
‘SURİYE HUKUKU SİYASALLAŞMIŞ DURUMDA’
“Deneyimler, Suriye yargı kurumlarının siyasallaştığını, yürütme organına tabi olduğunu ve adil yargılama garantisi veremediğini kanıtlamıştır. Dolayısıyla, Suriye hukuku kapsamında hesap verebilirlikten söz etmek, suçları örtbas etmek için bir paravan olmaktan öteye gitmez.”
ÖZ YÖNETİM TALEBİ
“Süveyda’da işlenen suçlar, on yıllardır süren marjinalleşme, yoksunluk ve dışlanma ile birlikte, kendi kaderini tayin hakkını talep etmek için ikna edici gerekçeler sunmaktadır. Buna göre, Süveyda halkı, güvenliklerini, haysiyetlerini ve varlıklarını garanti altına almak için son seçenek olarak, kendi yönetimleri veya ayrılma yoluyla, kendi kaderlerini özgürce ve bağımsız olarak belirleme konusunda yasal ve ahlaki hakka sahiptir.”
Süveyda halkına zorla dayatılan herhangi bir düzenlemeyi tanımamayı; Suriye hükümetinin kontrolünden bağımsız bir soruşturma ve uluslararası hesap verebilirlik mekanizmaları sağlamayı; uluslararası şartlar ve cezasızlık ilkesine uygun olarak Süveyda halkının kendi kaderini tayin hakkını desteklemeyi, Süveyda’nın geleceği, Şam’da hazırlanan açıklamalar veya dış anlaşmalarla değil, yalnızca kendi halkı tarafından belirlenir.”
‘ÜZÜCÜ OLAY DEĞİL İNSANLIĞA KARŞI SUÇ’
“Temmuz 2025’te yaşananlar, belirtildiği gibi üzücü olaylar değil, tam anlamıyla insanlığa karşı işlenmiş suçlardır. Bu suçlarla mücadele, yerel adli tiyatrolarla değil, faillerin hesap vermesi ve Süveyda halkının özgürlük ve kendi kaderini tayin etme hakkının garanti altına alınmasıyla sonuçlanan şeffaf bir uluslararası süreçle gerçekleştirilebilir.”
NE OLMUŞTU
Suriye’nin Süveyda bölgesinde çatışmalar, temmuz ayında bir Dürzi kamyon şoförünün kamuya açık bir otoyolda kaçırılmasının ardından patlak verdi ve daha sonra ülkenin diğer bölgelerinden Bedevi aşiret savaşçılarını da içine çekti.
Dürzi çoğunluklu vilayette bir hafta süren şiddet olaylarının ardından ateşkes ilan edildi.
Hükümet güçleri düzeni sağlamak için konuşlandırıldı, ancak HTŞ yönetimi güçleri de Dürzilere karşı saldırılara katıldı. Birçok sivili infaz etti.
İsrail, Süveyda’daki hükümet güçlerinin konvoylarına Dürzilerin güvenliğini sağlamayı bahane ederek birçok hava saldırısı düzenledi. Başkent Şam’daki Suriye Savunma Bakanlığı karargahını vurdu.
HTŞ BİR YANDAN DA İSRAİL İLE GÖRÜŞÜYOR
İsrail, Esad’ın devrilmesinden bu yana Suriye’yi defalarca bombaladı.
ABD’nin özel temsilcisi Barrack, Suriye’ye “bölge ve dünya için zor bir dönemde ABD Başkanı ve Dışişleri Bakanı’nın temsilcisi olarak” geldiğini söyledi.