Salman Rüşdi, 2022’de neredeyse hayatına mal olan bıçaklı saldırı hakkında ilk kez konuştu.
Saldırı, Şeytan Ayetleri adlı romanının İslam dünyasının bazı kesimlerine göre ‘dine küfür içerdiği’ gerekçesiyle 1989’da yazar hakkında ölüm fetvası çıkarılmasının ardından gerçekleşmişti.
Suikastçıyla karşılaştığında neler hissettiğini anlatan Rüşdi, “Demek sensin. İşte buradasın” diye düşündüğünü hatırlıyor: “Uzak geçmişten gelen ve beni öldürmek için zamanda geriye, o uzak geçmiş de denebilir, sürüklemeye çalışan bir şey gibi hissettim.”
Rüşdi’nin röportajı, saldırıyla ilgili yeni anı kitabı Knife: Meditations After an Attempted Murder’ın (Bıçak: Bir Cinayet Girişimi Üzerine Düşünceler) yayımlanmasından önce geldi.
‘SAĞ GÖZÜMÜN GÖRECEĞİ SON ŞEY…’
Booker Ödüllü yazar yeni anı kitabını okurken şunları söyledi:
Sağ gözümün köşesinde (sağ gözümün göreceği son şey) siyahlar içindeki adamın oturma alanının sağ tarafından bana doğru koştuğunu gördüm. Siyah giysiler, siyah yüz maskesi. Sertçe ve alçaktan geliyordu. Çömelmiş bir füze gibiydi.
İtiraf ediyorum, bazen suikastçımın halka açık bir toplantıda ya da başka bir yerde çıkıp benim için bu şekilde geldiğini hayal etmiştim. Bu yüzden bana doğru koşan bu ölümcül şekli gördüğümde ilk düşüncem, ‘Demek sensin. İşte buradasın’ oldu.
6 HAFTA HASTANEDEN KALDI
Saldırıdan sonra Rüşdi 6 hafta hastanede kaldı. Rüşdi, saldırıdan sonraki ilk televizyon röportajında CBS’in 60 Dakika programında Anderson Cooper’a şöyle konuştu:
Hayatımı kurtaran cerrahlardan biri bana ‘Önce çok şanssızdın, sonra çok şanslı oldun’ dedi. Ben de ‘Şanslı olan ne’ diye sordum ve o da bana ‘Şanslı olan, sana saldıran adamın bıçakla nasıl adam öldürüleceği hakkında hiçbir fikri olmamasıydı’ dedi.
2022’DE SALDIRIYA UĞRAMIŞTI
Rüşdi, Hz. Muhammed’in tasvirlerini de içeren 1988 tarihli Şeytanın Ayetleri romanıyla İslam dünyasının bazı kesimlerinin tepkisine neden olmuştu. Bunun sonucunda saklanmak zorunda kalmış ancak sonunda hayatına yönelik ciddi tehditlerin geçmişte kaldığına inanarak yeniden kamuoyunun önüne çıkmıştı.
76 yaşındaki yazar, iki yıl önce Ağustos 2022’de New York’taki Chautauqua Enstitüsü’nde ifade özgürlüğü üzerine bir konferans vermeye hazırlanırken 24 yaşında olan Hadi Matar tarafından defalarca bıçaklanmıştı. Matar, o zamandan beri kefaletsiz olarak tutuklu bulunuyor.
Kendisine isnat edilen suçları kabul etmese de Matar, İslam’ı ele alış biçimi nedeniyle yazardan hoşlanmadığını şu sözlerle itiraf etmişti: “O kişiden hoşlanmıyorum. Çok iyi biri olduğunu düşünmüyorum. O İslam’a saldıran biri, onların inançlarına, inanç sistemlerine saldırdı.”
(KÜLTÜR SANAT SERVİSİ)